Bu siteyi, herşeyden önce yemek yapmaktan keyif aldığım, gece yarısı bile kalkıp yemek yapacak kadar yemek yapmayı sevdiğim için kurdum. Yemek yaparken, her şeyi hatta kendimi bile unuttuğum için kurdum. Yemek yapma konusunda kendimi geliştireyim diye kurdum. Bu alemde benim de adım olsun diye kurdum… Benim gibi yemek yapmayı sevenler için kurdum. Stres atmak için yemek yapan, yemek sitelerinde saatlerini harcayan, tariflerini cicili bicili sayfalara not edenler için kurdum. Bildiğim birkaç püf noktası varsa paylaşayım diye kurdum. “Bugün ne pişirsem” sorununa bi nebze çözüm olsun diye kurdum. Yaptığım yemek tariflerini eşe dosta buradan yollayım diye kurdum. Sık sık çağırdığım misafirlerime hazırladığım sofraları herkesle paylaşayım diye kurdum. Ve son olarak….Yemek sitesi kurmamı bekleyen ve beni yüreklendiren tüm dostlarım için kurdum. Bir kaçını bile başarabilirsem ne mutlu bana…

23 Aralık 2011

Kurutulmuş Domates



Bu yaz Cunda'da balık yanında kurutulmuş domates yedik eşimle. O güne kadar yediğim en leziz mezeydi. Ve sanırım da en kolay. Geçen gün markette nerden iliştiyse gözüme kuru domates takıldı. Aldım ve aynı tadı yakalar mıyım diye bir deneyim dedim. İyi ki de denemişim. Siz beğenir misiniz bilmem ama biz bayıldık. Yılbaşında soframı bir kez daha taçlandırsın istiyorum :))


Malzemeler:

Kurutulmuş domates

Zeytinyağı

Sarımsak

Yoğurt

Pul biber


Hazırlanışı:

Domatesleri yarım saat kadar sıcak suda bekletip yumuşamasını sağlayın. Bir tavaya az bir zeytinyağı koyun. Domatesleri tavada ters yüz ederek hafifçe çevirin. Tam bir kızartma kıvamına gelmeden ocaktan alın. (Domatesleri tabağa alırken, tavanın dibinde bir iki kaşık yağ kalmışsa onu da tabağa alıp, domateslerin üzerine gezdirebilirsiniz ) Diğer tarafta sarımsaklı yoğurt hazırlayıp domateslerin üzerine gezdirin. Son olarak tavada az bir zeytinyağını kızdırp pul biber ekleyin. Hazırladığınız kırmızı yağı da en üste gezdirin. VE afiyet olsunnnn....


Not: Soğuk da sıcak da yiyebilirsniz, ben sıcak tercih ediorum ama siz soğuk tercih ediyorsanız kızarmış domatesleri üzerine sos koymadan dolaba kaldırın. Yoğurt ve sosu dolaptan çıkarınca sonradan ekleyin. Aksi takdirde dolaptan çıkarınca yağı ve yoğurdu da donmuş olacaktır.

17 Aralık 2011

İlk şeker hamurlu kurabiyelerim...

Üç yıl evvelki bir günlük kursun ardından ilk elime alışım şeker hamurunu. Mütevazi olmayacağım gayet de güzel oldu :)) Ben daha çooook yaparım bundan sonra...



Ama kolayına kaçtım, şeker hamurunu hazır aldım. İçine süt tozu da konulmuş bu hamurun, o yüzden tadı bildik şeker hamurlarından çok daha güzel çıktı şansıma. Malum şeker hamuruyla çalışmak için herhangi bir kurabiye tarifi kullanılamıyor. Uygun tarifi bulunca deneyim dedim hemen. Üstelik taaa Finlandiyalardan getirdiğim şeker süsler de varken :))



Kurabiye tarifini de yeni keşfettiğim butik tatlar sitesinden aldım. Benim hamurum biraz kuru olunca yumurta sayısını ikiye çıkardım o kadar.Tarifin orijinali için ilgili linke buyurabilirsiniz.



Not: Kurabiyelerin misafirlerden sonra kalanlarını resimleyebildim ancak, o yüzden yapıştırmada kullandığım bal sağa sola akmış tabağı kirletmiş :)) Resmin kusuruna affediverin artık...





27 Kasım 2011

Pırasa Dolması

"Pek de sevmediğimiz sebzeleri nasıl sevilir hale getiririm" çalışmalarımın bir yenisi pırasa dolması. Belki bir çoğunuz biliyor olabilirsiniz ama ben ilk kez denedim. Yaparken de epey bir zorlandım ama gayretime değdi. Artık bizim evde pırasa da yenecekler listesine terfi etti :)))


Malzemeler:


250 gr kıyma

1 orta boy soğan

1 tatlı kaşığı salça

1 çay bardağı pirinç

1 domates

3-4 dal maydonoz

tuz

karabiber

pırasa ( 4-5 adet)


Hazırlanışı:


İlk önce pırasaları 5-6 cm uzunluğunda kesin. Uçlarına doğru incelen yeşil kısımları kullanmayın. Sakın daha uzun kesmeyin, ben yaptım, doldururken yırtılıyor:)) Daha sonra pırasaları azıcık haşlayın ve soğuk suya alın. Daha sonra pırasaların üstteki 4-5 yaprağı kalacak şekilde içlerini çıkarın, ki bence bu en zor kısmıymış, baya bir pırasa ziyan ettim elim alışana kadar. Bu arada tüm malzemeyi karıştırarak içini hazırlayın. Pırasalar biraz soğuyunca dikkatlice içlerini doldurun. Eğer yırtılanlar olursa, onları da sigara sarar gibi sarın. Üzerlerine bir kaç kat pırasayı yırtık yerleri kapatacak şekilde sararak kullanabilirsiniz.Hepisini tencereye dizin. Üzerlerini biraz aşacak kadar su ekleyin. Tencerede üzerlerine azıcık sıvıyağ gezdirin. İsteğe göre, çok az salça ve tuz da ekleyebilirsiniz. Dolmaların üzerine bir tabağı ağırlık olarak kapatın. Orta ateşte pırasalar sararıncaya kadar pişirin. Yoğurtla birlikte servis edin. Afiyet olsun...

17 Kasım 2011

Yemek yapan erkekler ve butter chicken ( Murgh Makhani) üzerine...

Erkeğin yemek yapanı makbul bence. En azından bir iki şeyi bile olsa iyi yapabilmeli. Kendiyle özdeşleşmiş birkaç yemeği olmalı. Mesela bizim evde domates çorbası dedin mi eşimden sorulur. Şanslılardanım ben. Hele bir de yemek yapmak hobisi olanlar var. Onlar bence tamamen ayrı bir kategori, takdire şayan...

Bu da böyle bir erkeğin elinden çıkma, eziyetli bir Hint yemeği... Hafta sonu arkadaşımız Baran yaptı Butter Chicken'ı. Eşim Hindistan'a gittiğinde verdiği baharat siparişinin (Garam Masala) ve beyaz çayın karşılığını fazlasıyla aldık. Tarifi mi ? Tamamen kendi ağzından, aşağıda ...



Malzemeler
Terbiye için malzemeler:
1 kg. kemizksiz tavuk göğsü
250 gr. yoğurt
1 tatlı kaşığı domates salçası
Yarım limon suyu
2 tatlı kaşığı dövülmüş sarımsak
2 tatlı kaşığı rendelenmiş taze zencefil
1 tatlı kaşığı toz kişniş
1 tatlı kaşığı toz kimyon
1 çay kaşığı toz kakule (tohumları dövülerek elde edilir)
1 tatlı kaşığı acı toz biber


Sosu İçin Malzemeler:
Bitkisel sıvıyağ (zeytinyağı kesinlikle olmaz)
1 tatlı kaşığı tuz
1 orta boy soğan
4-5 diş sarımsak
2 tatlı kaşığı rendelenmiş taze zencefil
5-6 tane orta boy domates (kabuğu soyulmuş)
1 yemek kaşığı domates salçası
1 çay kaşığı tarçın
1 çay kaşığı karabiber
1/2 çay kaşığı toz karanfil
8-9 adet kakule
1 tatlı kaşığı kişniş
1 tatlı kaşığı kimyon
1 tatlı kaşığı şeker


3. Aşamada eklenecek malzemeler
200 gr. tereyağ
100 gr çiğ badem
200 ml krema


Hazırlanışı:
Tavuk etlerini iri iri doğrayın. (Bizdeki kuşbaşının 3-4 katı büyüklüğünde) Daha sonra limonu sıkın ve toz baharatları ekleyin. İyice karıştırdıktan sonra sarımsağı, zencefili, salçayı ve yoğurdu ekleyin. Biraz karıştırıp kapalı bir kapta buzdolabında en az 12 saat bekletin. Bİr gece önce koyup ertesi gün öğleden sonra yapabilirsiniz.



Ertesi gün, önce sosu yapıyoruz. Soğanı doğrayıp pembeleşinceye kadar kavurun. (Hint mutfağında kahverengileşene kadar kavrulur) Tuzu ekleyin. Daha sonra dövülmüş ya da doğranmış sarımsağı ve zencefili ekleyin. 2-3 dakika kavurduktan sonra küp şeklinde doğranmış domatesi ve salçayı ekleyin. Salçayı yedirdikten sonra tüm baharatları ve şekeri ekleyin ve 3-4 dakika pişirin. Daha sonra ocaktan alın ve tüm sosu blenderdan geçirin.



Sosu yaparken bir yandan da tavuğu pişiriyoruz. Bunun için; geniş ve derin bir tencerede tereyağını eritip, terbiyelenmiş tavuğu, terbiyesiyle birlikte ekleyin. Ara sıra karıştırarak orta ateşte tavuk, suyunu tamamen bırakıncaya kadar pişirin. Daha sonra hazırladığınız sosu ekleyin ve karıştırın.



Bademleri sıcak suda bekletin, kabuğu buruşunca kabuklarını soyun, blenderda toz haline gelene kadar çekin ve yemeğe ekleyin. Burada kıvamına dikkat etmek gerek. Yemek fazla su bırakabiliyor. Bademi ekledikten sonra bile kıvamlı olmazsa yoğurt ve biraz salça ekleyebilirsiniz. En son kremayı ekleyin ve biraz daha pişirin.




Not. Yemeğin acı olmasını istiyorsanız sosa da toz acı biber ekleyebilirsiniz. Ayrıca kuru acı biber de etkili olabilir.



Afiyet olsun....



Not: Bu yemeğin yanına bir de baharatlı pilav yapılıyor ama onu da sonraki bir posta sakladım :))

















7 Kasım 2011

Bayram Muffinleri :))


Bayramın ikinci günü attım kendimi dışarı, çanak çömlek ıvır zıvır bir sürü şey aldım. Hal böyle olunca ilk kez muffin kalıbını kullanmak da farz oldu. Bizim bayram baklavayla değil, kakaolu muffinle geldi. Görüntü hoşuma gidince çeşit çeşit fotoğrafını çektim :))


Malzemeler:

1 su bardağı şeker

1 su bardağı süt

2 su bardağı un

yarım su bardağı sıvıyağ

1 yumurta

1 paket vanilya

1 paket kabartma tozu

2 yemek kaşığı kakao (silme)



Muhallebisi için: Göz kararı şeker, un, süt, hindistan cevizi, çok az katı yağ

Üzerine: Süs şekeri



Hazırlanışı:


Şekerle yumurtayı çırpın. Daha sonra yağ ve sütü ekleyin. En son un, kakao, vanilya ve kabartma tozunu ekleyip çırpın. Muffin kalıplarına kağıt kalıpları yerleştirin. Kalıpları yarısına kadar doldurun. 180 derece fırında pişirin. Diğer tarafta yağ hariç diğer malzemelerle muhallebiyi hazırlayın. Ocaktan alınca içine katı yağı ekleyip çırpın. Fırından çıkan muffinlerin üzerine birer çay kaşığı muhallebi koyun. Son olarak üzerinlerini süs şekerleriyle süsleyin. Afiyet olsun...















22 Ekim 2011

Kıymalı Lazanya


Malzemeler:
10 adet lazanya yaprağı
400 gr kıyma
yarım soğan
2 orta boy domates
1 biber
karabiber-tuz
maydonoz
2 kibrit kutusu kaşar

Beşamel sos için:
500-600 ml süt
3 yemek kaşığı un
2 kibrit kutusu kadar tereyağ
tuz

Hazırlanışı:

Bir tarafta kıymayı biraz öldürün. İçine rendelenmiş domatesi, doğranmış biberi, yemeklik doğranmış soğanı ve tuz-karabiberi ekleyip fazla suyunu çekene kadar ocakta çevirin. Altını kapayın.


Diğer yanda sütü kaynatın. Bir tavada tereyağla unu kavurun. Kaynamış sütü ve tuzu ekleyip muhallebi gibi karıştırarak pişirin. Eğer çok koyulaşırsa biraz süt veya su ekleyebilirsiniz, ama topaklanmamsı için blenderdan geçirin.

Bir tarafta da kaşarı rendeleyip hazır edin.


NOT: Verdiğim iç ve beşamel sos tam olarak 10 yaprağa denk geliyor. Ben 2,5 yapraktan 4 sıra halinde yaptım, borcamımın büyüklüğüne göre. Kalınlığı bence tam karar oldu. Ama siz 2 yapraktan 5 kat yapabilirsiniz.


Bir borcamı hafifçe yağlayın. En alta beşamel sostan yayın. Üzerine 2 yaprak lazanyayı yanyana koyun, üzerine beşamel sos, kıymalı iç, az kaşar sıralamasını takip ederek toplamda 3 kat dizin. 4. kat lazanyanın üzerine de kalan tüm beşamel sosu yayın. Benim beşamel sosum biraz koyu olduğundan içime sinmedi ve borcamın kenarından azıcık bir süt döktüm daha yumuşak olsun diye.


220 derece önceden ısıtılmış fırında üzeri kızarana kadar pişirin.

Afiyet olsun...

2 Eylül 2011

Finlandiya'dan Pazar Manzaraları...

Finlandiya, Avrupa ülkelerinden farklı olarak pazar kültürünün hakim olduğu bir ülke. Helsinkide üç ana pazar olmakla birlikte yer yer farklı amaçlarla pazarlar da kuruluyor. Pazarlar bizim bildiğimiz semt pazarları ama öğleden sonra 4-5 gibi kapanıyor. Pazarda çilek, böğürtlen türevi ürünler en çok satılanlar. Ayrıca çeşit çeşit mantar da pazarın vazgeçilmezlerinden. Bu ülkenin Avrupa'dan bir farkı da zeytin bulunabilmesi. Gerçi bunlar da yemiyorlar kahvaltıda ama an azından çeşit çeşit zeytin bulunabiliyor. Tabii 100 gramına 10 lira verirseniz :)) Çiçekçiler ve hediyelik eşya standantları da ayrı bir renk katıyor pazara. Havanın açık olduğu zamanlarda pazardaki çeşit çeşit balık ve krep yapan tezgahlardan yemek yemek, ya da kahve içmek de ayrı bir keyif ...
























































20 Ağustos 2011

Finlandiya Izlenimleri 1

Bir ay boyunca Finlandiyadayim. Gerci bir bucuk haftasi gecti ama... Gezdik gorduk , daha onceki gelislerimin fotograflarini diger bloguma koymus, biraz da bahsetmistim. Bu sefer de bari biraz Finlandiya'da ne yenir ne icilir, ne degisiktir bir seyler yazayim dedim.


Lafa nerden girmek lazim bilmem. Oncelikle belirmeliyim ki, Finlandiya da diger Avrupa ulkelerinden farkli olarak dukkanlar gec saatlere kadar acik. Ozellikle yemek yiyecek yerler pazar haric 9-10'a kadara acik oluyor. En ufacik dukkanin bie kapisinda saatlerini görebiliyorsunuz. Tum dunyada oldugu gibi burada da bir cok Turk restorani var ve en gec saatlere kadar onlar acikoluyor. Bu restoranlarin en unluleri:


meze point

chilli

Atabari

Errikiin ve

Pasha


Hepsi de sehir merkezinde. Ben bunlardan en cok Meze'yi begendim. 13 euroya bildiginiz bir cok mezeden 9 tanesi kucuk porsiyonlarda önunuze geliyor. Turk yemeklerini kebaptan ibaret zanneden Avrupalilar icin guzel bir mekan olmus. Diger mekanlar daha cok bizim kebapcilar gibi. Ben sahsen Pasha'yi begenmedim, temiz de bulmadim ama internette iyi diye bahsediliyor. Biraz bakis acisi sanirim. Atabari da bildiginiz tatta Türk isi köfte ve sebze yemek icin guzel bir mekan ama biraz daha pahali digerlerine gore. Chilli ve Errikin de sehirde bir kac yerde var. Turk personel hepsinde cok sicakkanli, saatlerce sohbet muhabbet ediyorlar sizle ve indirim de yapiyorlar.


Bu arada Forum alisveris merkezinin alt katinda bir cok yiyecek alternatifi var. Bir de Finlilerin unlu Stockmann'inin alt katinde guzel bir pastane bölumu var. Burada ispanakli peynirli boregi siddetle tavsiye ederim :)) Ve cikolatalariyla unlu guzel bir pastane onerisi olarak "Fazer"...



Tabii oralara kadar gidip balik yemeden donmek olmaz. Ancak baligi pazar yerinde salas ve sevimli piknik masalarini uzerinde yemek hem daha keyifli hem de daha ucuz oluyor. Bir de hatirlatmak gerekir ki her tur et icin "welldone" demezseniz ici pismemis gelme olasiligi yuksektir. Her yemegin yaninda da ya pilav (risillia) ya da patates getiriyorlar.


Asagidaki resim de sehir merkezindeki bir pizzacidan "Vapiano"... Vapiana makarna, pizza vb yapiyor. 8-9-10 euroya farkli gruplardan bir pizza seciyorsunuz. Bahartalar saksida yetisiyor ve masalarda tuz biberle birlikte kekik ve feslegen var. Elinizle koparip uzerine serpiyorsunuz, bu da bir degisik geldi bize ilk gördugumuzde :))



Bu resimdeki pizza sözde rokali ve parmesanli ama pismis soslu pizza hamurunun uzerine rokalar buyuk buyuk konmus ve peynir dilimlenmis olarak geliyor :)) Siz de mecburen pizzayi lahmacun kivaminda yiyorsunuz. ama tadi guzel ... Ben asil olarak Vapiano'da sebzeli pizzayi öneriyorum ... (bir alttaki resim)



Bu da Finlerin geleneksel yemeklerinden biriymis: Lahana sarmasi. Ancak icinde ne oldugunu tam anlayamadigimizdan yiyemedik :)) Tadi hafif tatli ve icinde lapa kivaminda birsey vardi. Sadece lahanalar ve patatesler yendi tabakta...



Bugunluk en son resmim de en garip olani olsun bari. Google da aratinca rengi siyah olan hic bir tatliyi yememem gerektigini ögrenmistim. Tatlilarda iki cesit madde kullaniyolarmis. Adlarini hatirlamiyorum ama merak eden arastirabilir. Bu maddelerden birisi siyahmis. Ben yine de okuduklarima ve arkadasimin tadina bakmis ve beni uyarmis olmasina ragmen dayanamayip bu dondurmayi denedim ama nasil yuttum bir ben bir Allah biliyor :)) Dondurma anasonluymus bir de. Goruntusunun berbatligi bir yana, rakiyi dondurmusun da yiyormusun gibi acayip bir tadi vardi. Vesselam yiyemedik :))



Simdilik yemek maceralarim bu kadar.. Daha 2,5 haftamiz var burda, bakalim neler yiycez icicez daha ....

Herkese sevgiler....


not: Fince klavye kullanarak yazdigim icin ö haric sesli harf yok. O yuzden kusura bakmayin okurken :))
















































23 Temmuz 2011

Mercimek Salatası


Perşembe akşamı oda arkadaşımla eşi bizdeydi. Hasbel kader birşeyler yapmaya vaktim oldu; ama olduğu kadarla da olsa yedik içtik güzel vakit geçirdik. Perşembe akşamı bir kaç ilke de vesile oldu. İlk kez gittiğim Sosyete Pazarından aldığım runnerımı ilk kez kullandım. Eşimin İspanyadan yıllar evvel getirdiği ve benim dışımda herkesin tadına bakmış olduğu likörden ilk kez içtim. Biz Ankaralıların yıllardır dört gözle beklediği İKEA'dan ilk hediyelerimi aldım. Annemin mercimekli salatasını ilk kez yaptım. vs vs... Uzun sözün kısası güzel vakit geçirdik... Daha da uzatmadan salatanın malzemelerini vereyim...

Malzemeler:

1 ölçü yeşil mercimek
1 ölçüden biraz az kuskus yada minik yıldız makarna
taze soğan
maydonoz
tuz, kırmızı biber
zeytinyağı
limon

Hazırlanışı:

Mercimek ve kuskusu ayrı ayrı haşlayın. Taze soğan ve maydonozu kıyın. Tüm malzemeyi karıştırın. İşte bu kadar... Afiyet olsun...

4 Temmuz 2011

Nar Ekşili-Susamlı Tavuk

Blogu açarken 1- tavuk 2-makarna 3-tatlı diye sadece üç etiket açsaymışım olacakmış. Farkettim ki bizim evde en çok bunlar pişiyor. Ben de üçünün de değişik versiyonlarını üretiyorum habire. Bu da yine evde malzeme olmayışından türeyen bir tavuk yemeği oldu. Eldeki kısıtlı imkanlarla çıktı ortaya ama baya lezzetli bir şey oldu. Aslına bakarsanız Çin usulü tatlı ekşi tavuğun birz fecir usulü biraz da Türk usulü karışımı oldu.

Malzemeler:
2 adet hazır şinitzel tavuk (ekmeğe ya da galetaya bulayarak kendiniz de yapabilirsiniz)
1 patates
1 kırmızı biber
1 adet arnavut biberi (yoksa toz kırmızı biber kullanabilirsiniz)
tuz, karabiber, kekik
Bir kaç damla nar ekşisi
1 tatlı kaşığı kadar susam
1 çay kaşığı kadar salça
sıvı yağ
su
Hazırlanışı:
Tavuk, patates ve kırmızı biberi 1 cm kalınlığında uzunlamasına dilimleyin. Susam hariç tüm malzemeyi tavaya alın. Üzerine kapatacak kadar su ilave edin. Sık sık suyunu kontrol ederek ocakta pişirin. Suyu bittikçe yeni su ilave edin. İnmeye 10-15 dakika kala falan susamı ekleyin. Piştiğine emin olunca biraz daha ocakta tutarak fazla suyunun çekmesini bekleyin. İşte bu kadar...

23 Mayıs 2011

Ballı Kuru Helva



Kuru helvayı bilirdim de yememiştim hiç. Gerçi bu helvanın başka bir adı vardır zannımca, ben kuru helva kıvamında olduğundan ballı kuru helva dedim. Kayınvalidem yaptı bize dün, ben de hemen tariflerim arasına alıverdim. Hem çok kolay hem de malzemesi az. Burda belirteyim malzemeleri göz kararı ve damak zevkine göre koymakta fayda var bence. Biz aşağıdaki gibi yaptık ama tadı az diyen çok diyen oldu. Bir de biz yağını göz kararı koyduk, ben sizin için şöyle bir baktım aşağı yukarı ne kadar diye. Tarifi ona göre veriyorum. Biraz el yordamı yani...


Malzemeler:

3-4 kibrit kutusu kadar tereyağı

4 yemek kaşığı un (tepeleme)

3 yemek kaşığı bal (tepeleme)


Yapılışı:


Tereyağını iyice kızdırın, unu ekleyin ve kavurun. Fazla kararmadan ocaktan alın. İçine balı ekleyin ve iyice yedirin. Düz bir tabağa kaşıkla bastırarak yayın. Soğuyunca servis edin. İşte bu kadar. Afiyet olsun...

15 Mayıs 2011

Kolay Krep

Uzun zamandır yazmıyorum yine...

Biraz burda olmadığımdan, biraz yemek yapmadığımdan , biraz da isteksizlik herhalde. Dün sabah kendime hafta sonu kahvaltısı hazırladım. Bir güzel kendi başıma keyif yaptım. Krep de ordan. Krep yapmakta bir şey yok ama malzemelerin miktarı belli olsun diye, yaparken ölçtüm. Bari paylaşayım dedim. Benim malzemelerle 3 büyük boy krep çıktı.

1 kahve fincanından biraz az un
1 kahve fincanı süt
1 yumurta
tuz
3 kaşık sıvı yağ (kızartmak için)

Arasına: kaşar, domates, salam


Hazırlanışı:

Un, süt, yumurta ve tuzu çatalla çırpın. Tavaya (ben teflon kullanıyorum, çevirmesi kolay) bir kaşık yağ damlatın, yağı tavaya fırçayla yayın. Yağ kızınca kaşıkla sıvı hamurdan dökün. Bir iki kaşık, büyükçe bir krep için yeterli. Hemen tavayı sağa sola oynatıp yuvarlak şekil verin. Bir yüzü hafif kızarınca yarısına ince bir dilim kaşar, ince bir dilim domates ve yarım dilim salam koyun. Krepin yarısını diğerinin üzerine kapayın. Azıcık daha kızartıp altüst edin. İki tarafı kızarana kadar zaten içi de yeterince pişiyor.


Not: Malzemeyi iki yüzü de kızarınca ekleyip, sonra katlayarak da yapabilirsiniz ama bana tümden altüst etmek zor geliğinden yarım ay şeklindeyken çeviriyorum.

10 Nisan 2011

Havuç-Lahana Salatası

Bu salatayı ilk deneyişim. Nette değişik tarifleri var ama ben bu şekilde yapmayı tercih ettim. Malzemeleri ben yaptığım şekliyle veriyorum ancak lahananın ve havucun büyüklüğü, yoğurdun kıvamına göre değişir. Siz kafanıza göre yapın derim ben. Yapılışını da uzun uzun anlatmaya gerek yok sanırım. Herşeyi robottan geçirin, rendeleyin ya da minik minik doğrayın. Tüm malzemeyi karıştırın. İşte bu kadaaar...


Malzemeler

3 ince havuç

5 yaprak beyaz lahana

4-5 yemek kaşığı yoğurt

2 tatlı kaşığı mayonez

tuz

7 Nisan 2011

Portakallı-Kakaolu Kek



Annemin misafirleri için yaptım bu keki. Aslında "evcini" nin sitesindeki "portakallı muffin"di yola çıkış amacım. Ama duramadım tabii değiştirmeden yine tarifi. İlla yeni bir şey deneyeceğim ya alakasız bir şey yaptım. Ama üzerindeki portakal şekerlemelerinde biraz da olsa uydum tarife en azından. Baya da beğenildi kekim. İşte benim özgün portakallı-kakolu kekim...



Malzemeler:

2,5 su bardağı un

3/4 su bardağı şeker

bir tutam tuz

bir paket kabartma tozu

1 yumurta

1 paket krema

1,5 su bardağı portakal suyu

Yarım su bardağı su

1 portakal kabuğunun rendesi


Üzeri için:

Hazır çikolata sosu (Dondurma sosu)

1 su bardağı su

Yarım portakal kabuğu

Yarım portakalın suyu

Yarım su bardağı toz şeker

Hazırlanışı:

Kekin tüm kuru malzemelerini (şeker dahil) bir kapta karıştırın. Sıvı malzemeleri başka bir kapta çırpın. Daha sonra ikisini birbirine ekleyip tekrar çırpın. (Bu aşamada kullandığınız bardağın boyutundan dolayı hamurunuz koyu kıvamlı olduysa azıcık daha su ekleyin.) Yağlanmış-unlanmış borcama ya da muffin kaplarına dökün. 180 derece fanlı fırında pişirin.


Sosunun hazırlanışı:

Önce, kek sıcakken üzerine göz kararı azıcık çikolata sosu gezdirin.

Başka bir tarafta bir tava içine bir iki kaşık kadar çikolata sosundan ekleyin. Portakalın suyunu ve normal suyu da ekleyin. Portakal kabuklarının ise içe gelen beyaz etli kısmını bıçakla iyice sıyırın. İncecik kalan dış kabuğu bıçakla ince ince dilimleyin ve tavaya ekleyin. Şekeri de ilave edin. Suyun fazlası çekip, portakal kabukları saydam hale gelinceye kadar ocakta karıştırarak pişirin. Pişen sosu da kekin üzerine gezdirin. Bir streç folyoyla kekin üzerini kapatıp sosu çekmesini bekleyin. İşte bu kadar.... Afiyet olsun...

3 Nisan 2011

Ton Balıklı Makarna


Bu makarna sosu eşimin sayılır. Ben ton balığı ve makarnayı eskiden sadece salata olarak tüketirdim. Evlendikten sonra eşimin yaptığı şakilde yapmaya başladım. Bir iki şeyi değiştirdim, zaten basit bir sos. Makarna için pratik ve lezzetli bir sos oldu.
Malzemeler: Yarım paket makarna 2 orta boy domates 2 küçük kutu konserve ton balığı (yağlı) tuz karabiber kırmızıbiber 2 adet defne yaprağı
Makarnayı tuzlu suda haşlayın. Diğer tarafta domatesi blenderla çekin ya da rendeleyin, tavaya alın. Konserve balığın fazla yağını süzdürün, kalanını domatese ekleyin. Karabiber ve azıcık kırmızıbiber ekleyin. 2 adet defne yaprağını da ekleyin. Yarım bardak kadar su ekleyip ocakta fazla suyunu çekene kadar pişirin. Sosunuz hazırdır. Balık oldukça yağlı olduğundan makarnaya çok az yağ ilave etmeniz yeterli oluyor. Afiyet olsun...


6 Mart 2011

Sebze Çorbası ve Bir Rica :))

Blogger kapandıktan sonraki ilk gönderim bu. Kaç kişi okuyacak bilmiyorum ama ben yine de buradan devam edeceğim bi süre daha. Aslında blogu wordpresse taşıdım ama kullanamadım kendisini. Bir internet sitesi adı satın alıp iki blogumu da taşımayı düşünüyorum. O zamana kadar burdan devam... Beni okuyanlar bana yorum bırakabilir ya da mail atabililerse sevinirim, merak ediyorum bakalım artık kaç kişi kalmış sesimi duyan :))

Gelelim çorbaya...

Malzemeler:
1 küçük kereviz
1 orta boy patates
1 orta boy kabak
1 orta boy havuç
1 avuç maydonoz
1 tatlı kaşığı salça
2 yemek kaşığı mısır unu ya da normal un
5 su bardağı su
sıvıyağ
tuz, kırmızıbiber, karabiber
yarım bardak süt (isteğe bağlı)

Hazırlanışı:
Sebzeleri rendeleyin ya da küçük küçük doğrayın. Un ve süt hariç tüm malzemeyi suya ilave edin. Sebzeler yumuşayıncaya kadar pişirin. Sebzeler pişince mısır ununu ve sütü ilave edip kaşıkla karıştırın. 5-10 dakika daha pişirin. İndirmeden önce blenderdan geçirerek topak kalmasını engelleyin. Servis ederken üzerine kızdırılmış biberli yağ gezdirin. Afiyet olsun...

23 Şubat 2011

Kahvaltı İçin Değişik Bİr Öneri: Sucuk İçi

Eşim artık akşamları yemek yemediğinden ben de doğru düzgün yemek yapmıyorum. O yüzden de bloga yeni bir deneme koyamıyorum :( Aslında elimde farklı zamanlarda çekilmiş yemek daveti resimlerim var ama bugün değişik bir şey yapasım geldi. Arkadaşımın bizi geçen ay çağırdığı kahvaltıda yediğimiz "sucuk içi"ni yayınlamaya karar verdim. Gerçi içine tam olarak ne konuyor bilmiyorum. Bol baharatlı Kayseriye has bir lezzet sucuk içi. Bana biraz baharatı fazla geldi ama denemenizi tavsiye ederim yine de. İnternette arattım, bari bulduğum tariflere link vereyim diye. O da olmadı yemek bloglarında yok, ya da ben rastlamadım ama bazı internet sitelerinde var. Artık aratıp hangisi hoşunuza giderse onu yapmak size kalmış. Benden size kahvaltılar için değişik öneri...


18 Şubat 2011

Perişan Kurabiye

80lerin kurabiyesi "Perişan". Sadece bizim evde mi unutuldu yoksa herkesin mutfağından mı çıktı artık bilmiyorum. Ama son 10 yıldır bir kez yapıldığını hatırlıyorum bizim evde. Ben de evelsi gün nerden aklıma düştü bilmem annemden aldım tarifini, yaptım. Kolay bir tarif. Az pişirir ve hemen kapalı bir kaba alırsanız yumuşak oluyor. Ben yarım ölçüyle yaptım seyrek koyulmuş şekilde bir tepsi çıktı.

Malzemeler:
2 yumurta
1 çay bardağı sıvı yağ
1 paket margarin (oda sıcaklığında)
1 çay bardağı yoğurt
6 su bardağı un
1,5 su bardağı şeker
kabartma tozu

Hazırlanışı:
Bir kabın içine unu koyun. Oda sıcaklığında hafif yumuşamış margarini fındık gibi dilimleyin. Margarin ve unu iki avucunuzu ovuşturarak ezin. Böylece tüm margarin pütür kalmayacak şekilde una yedirilecek. Daha sonra sıvı yağı ve yoğurdu ekleyin. Diğer yanda şeker ve yumurtayı çırpıp karışıma ekleyin. Kabartma tozunu da ekleyin. İyice yoğurun. Fırın kağıdı yayılmış tepsiye hamurdan ceviz kadar parçalar koparıp şekil vermeden dizin. 170 derecede pişirin. Fazla kızarmadan fırından alın. Afiyet olsun...

15 Şubat 2011

Cevizli Browni (Cevizli Kakaolu Kek)

Geçen hafta hüsranla sonuçlanan bir browni denemem olmuştu. Evdeki tüm malzeme eksiklerine rağmen inat edip gece yarısı kakaolu kek yapmış ve son anda tüm harcı yere boca edince oturup bir de eni konu temizlik yapmıştım. E tabi malzeme de kalmayınca kek de yalan olmuştu. O gün taktım ya illa yapılacaktı o. E kısmeti bugüneymiş.

Malzemeler:
2 yumurta
1,5 su bardağı şeker
2 yemek kaşığı kakao
1 su bardağından biraz az sıvı yağ
1 su bardağı yoğurt
1 yemek kaşığı hindistan cevizi
1 su bardağı un
kabartma tozu
3 yemek kaşığı çekilmiş ceviz

Hazırlanışı
Yumurta ile şekeri ve kakaoyu çırpın. Yağı ve yoğurdu ekleyin. Çırpmaya devam edin. Hindistan cevizi, un ve kabartma tozunu ilave edip çırpın. En son cevizi ekleyin ve kaşıkla biraz karıştırın. Yağlanıp unlanmış kalıba ya da borcama dökün. 180 dereccede pişirin.

Not:
Unu az olduğu için içi sıvı görünebilir. Pişirirken sık sık kontrol edin ki üzeri kurmadan fırından alabilin. İçi yumuşak, hatta ıslak kek kıvamında oluyor. Afiyet olsun...

11 Şubat 2011

Un Helvası

Malzemeler:
3/4 paket margarin ya da tereyağı
2,5 su bardağı un
1 su bardağı süt
2-2,5 su bardağı su
1-1,5 su bardağı şeker
Dolmalık fıstık

Hazırlanışı:
Tencerede margarini/tereyağını ertin. Unu ilave edip unun rengi hafifçe dönene kadar kavurun. Ocaktan indirmeden 5 dakika önce fıstıkları da ilave edip kavurun. Ya da başka bir yerde fıstıkları kavurup ekleyebilirsiniz de. Bu işlemleri yaparken bir yandan da başka bir tencerede su-süt ve şekeri kaynatın; kaynayınca helvanın üzerine yavaş yavaş ekleyin. Ocağın altını iyice kısıp, tahta kaşıkla helvayı karıştırın. Bu aşamada hızlı olmak gerek. Sütü hemen çekip dibi tutabilir zira. En son, sütü iyice çekince ocaktan alıp, kaşıkla tabağa dizin.

8 Şubat 2011

Sahanda Köfte

Annemin yıllardır sahanda köfte dediği, aslında tam bir adı olmayan bir köfteli yemek işte bu... Belki adı vardır da ben bilmem. Çoğu kadının da yaptığı bildiği bir yemektir. Ama yemek bloglarında bakıyorum da neredeyse çoban salata tarifi bile veriliyor. Ben de bu aralar el işi hobilere ağırlık verdiğimden yemek için yeni denemelere girmiyorum. (Lafı geçmişken, hani bakmak isterseniz buradan ulaşabilirsiniz.)
Neyse gelelim sadede... Elimdeki fotoğrafı olan yemeklerden birini bari koyayım bloga dedim . Bildik bir tarif olsa da ölçülerini vermiş olurum köftenin diye düşündüm.

Köfte için:
500 gr kıyma
3 ince dilim ekmek içi
1 orta boy soğan
1 yumurta
tuz
karabiber
kırmızı biber
kimyon
nane
bir kaç sap maydonoz

Üzerine:
2 patates
2 domates
1 küçük soğan
2 sivri biber (resimdekinde yok)
Maydonoz

Pişirmek İçin:
1-2 kaşık salça
1-2 kaşık sıvı yağ
1-2 kase su (kasenin büyüklüğüne bağlı)

Yapılışını uzun uzun anlatmıyorum haliyle. Köfteleri yoğurun. Hazırladığınız köftleri yayvan bir tencereye dizin, üzerine halka halka dilimlenmiş patates, soğan ve domatesi, biberleri dizin. Maydonozu koyun. Biraz sıvıyağ gezdirin ve sulandırılmış salçayı ekleyin. Orta ateşte ocakta pişirin. Hadi kolay gelsin...

31 Ocak 2011

Tahin-Pekmezli Kurabiye

Bu akşam bi kurabiye yapayım diyerek döndüm işten eve. Elimdeki bütün kurabiye tariflerine baktım. Resimlerinden hangisi daha yumuşak olur diye tahmin yürüttüm. Resimler cazip gelmedi hiç. Ben de kafama göre yapayım birşey dedim. Ama gelgör ki evde malzeme var mı diye düşünmedim tabii. Hayalimin dışında oldu bu nedenle ama olsun beğenildi zira. Yumuşacık değil ama orta kıvamda... Biraz daha, yumuşak bir bisküvi kıvamında... Çay ve kahvenin yanına güzel gidecek cinsten... Ben kurabiye kalıbıyla yaptım bu kez. Ahşap boyama tasarımlarım için ortaya çıkarınca kalıpları, farkettim ki hiç kullanmamışım. Bu ilk oldu.


Malzemeler:
1 yumurta
2 yemek kaşığı yoğurt
1 su bardağı sıvı yağ (biraz daha az olabilir)
2 yemek kaşığı pekmez
2 yemek kaşığı tahin
1,5 bardak toz şeker
3 bardak un
1 paket kabartma tozu
üzeri için ceviz

Hazırlanışı

Önce yumurtayı şekerle çırpın. Daha sonra kalan malzemeyi ekleyin. Hamuru iyice yoğurun. Bu aşamada çok yağlı gelebilir. Ben de ilk görünce korktum bi an ben ne yaptım dedim ama pişince geçiyo merak etmeyin. Yine de isterseniz biraz daha az koyabilirsiniz. Kurabiyeleri, pişirme kağıdı serdiğiniz tepsiye ister toplar halinde ister kalıpla kesilmiş şekilde dizin. Ben kalıplar için, elimle bastırarak 1-1,5 cm kalınlığında bir hamur açtım . Kalıpla kestim. Tepsiye dizdikten sonra üzerlerine ince çekilmiş ceviz serptim. 170 derece önceden ısıtılmış fırında üzerleri kızarmayacak kadar pişirdim. Piştikten kısa bir süre sonra saklama kabına alırsanız daha yumuşak oluyor.

26 Ocak 2011

Ispanaklı Tavuk Göğsü

Bu tarifin resmini bir dergiden kesmişim zamanında. İçinde ne var tam anlayamadım resimden. Hangi dergi olduğunu da bilemiyorum. Dün bir deneyim dedim. Kendimce uygun olacak şeyleri birleştirdim. Oldu da :)
Malzemeler:
Ispanak (2 tavuk gössü için yarım demetten az kullandım. Fotoda görüldüğü kadar)
1 havuç
2 tavuk göğsü
karabiber
kırmızı biber
kekik
tuz
kızartmak için sıvı yağ
salça
su


Hazırlanışı:
Önce tavukları enlemesine ikiye kesip inceltin. Yani 4 adet tavuk göğsü çıkarın. Bir tarafta yıkanmış ıspanağı 3-5 cm kalınlığında doğrayın. Havucu ister jülyen soyla ister bıçakla ince ince dilimleyin. Tavaya bir kaşık salça, biraz su, sıvıyağ ve baharatı alın. Salçayı kaşıkla inceltin. Ne kadar koyduğumu görün diye bunu da fotoğrafladım. Ispanak ve havucu içine atarak bir süre soteleyin. Daha sonra bu harcı tavukların içlerine paylaştırın. Tavukları fotoğraftaki gibi katlayıp kürdanla yanlardan tuttturun. Aşağıdaki fotoda kürdan kullanmamıştım ben. Ancak pişerken açılmaya başlayınca kürdana geçtim. Pişmiş halinde görebilirsiniz kürdanı :) Tavukların üzerim, çok az daha tuzladım ben buarada. Tavanın ağzını kapatın. Orta ateşte arada bir dikkatlice çevirerek pişirin. Suyu azaldıkça biraz su ekleyebilirsiniz. Afiyet olsun...